Önce 5. sınıflar ortaokula dönüştü, binlerce sınıf öğretmeni norm fazlası oldu. Norm fazlası sınıf öğretmenlerine okul öncesi öğretmenliği teklif edilmeye başlandı. Oysa yasa yayınlandığında norm fazlası olmayacak, sınıf mevcutları azaltılacak diye açıklamalar yapıldı. Hatta yakın zamanda EBS ile İnsan Kaynakları Genel Müdürünün görüşmesinden, internet sitelerine yansıyan haberlere bir bakın! Okuldan habersiz hesap makineleri ile toplama çıkarma yapılarak, bu hesap yapılmaz. Birleştirilmiş sınıf nedir? ilkokul nedir? Derslik dağılımı ülkenin her yerinde aynı mıdır? Bu soruların cevabını bilmiyorsanız, oturduğunuz yerde yapacağınız hesap tutmaz.
Sadece sınıf öğretmenleri norm fazlası olmak ile kalmadılar. Branşı sınıf öğretmeni olan yüzlerce yönetici ortaokullara atandıkları için yarın ne olacaklarını bilmiyorlar. (İstatistiği bilmediğimiz için yüzlerce yazdım)Bakanlığın, Bitlis il milli eğitim müdürlüğüne yazdığı görüşte, sınıf öğretmenlerinin ortaokullara yönetici olamayacağını açıkça belirtiyor. TTK nın kararı ilgi gösteriliyor. Hiç hesap yapıldı mı? Kaç sınıf öğretmeni branşında yönetici var? Ne kadar yönetici mağdur olacaktır, bu mağduriyetler için çözüm öneriniz nedir? Bu sorulara hiç kimse cevap vermesin. Belki de daha önemli işleriniz var. Yıllardır yöneticilik yapan sınıf öğretmenleri ortada kalacak! Perşembenin gelişi çarşambadan belli! Eğer etkili ve yetkili olarak bu hesabı yapamıyorsanız sizin vizyonunuz eksik demektir.
Şimdi de il dışı tayin isteyecek sınıf öğretmenleri için 6 il dışında, il açılmıyor, haberi gündeme düştü. Buyurun buradan yakın! Hani toplama, çıkarma yapmıştık! Sınıf öğretmeni fazlalığı olmayacaktı, peki bunun anlamı ne? Anlamı şu, yıllardır 5.ve 6. Hizmet bölgelerinde en ücra köylerde görev yapan sınıf öğretmenleri, çakılı kadroya geçecek demektir. Bunun tahminini yapmak için müneccim olmaya gerek yok… Yapılan bir uygulamanın en basit sonucunu tahmin edemiyorsak ve ahkâm kesiyor isek, inandırıcılığımız sorgulanmaya başlanır. İnandırıcılığınız sorgulanırsa güven kaybedersiniz… Çalışanın güvenmediği bir yönetimin, talimatları da vız gelir tırıs gider….
Sadece çalışan sınıf öğretmenlerine değil atanmayı bekleyen sınıf öğretmeni mezunlarına da kötü haberler verildi. Gelecek on yıl içerisinde ihtiyaç duyulacak 20 branş içerisinde, sınıf öğretmeni branşı yok. En kolay atanılan branş diye tercihlerinin en üstüne yazarak, mezun olan sınıf öğretmeni adayları şimdi gözden düşmüş bir branşa sahip oldular. Aslında bu durum ne kadar plansız ve programsız işler yaptığımızın en güzel kanıtı. Ama bunların faturasını, hayal kırıklığına uğrayan, gençlerimiz çekiyor.
Bu sorunun kabahatlisi yalnızca Bakanlık değil. Bir de yeterince seslerini çıkarmayan sendikalar var. İnternet sendikacılığı yapıyorlar. İki açıklama yaparak, sorunları çözemezsiniz. Ya da bir sendikanın bağırması ile olmaz. Birbirinize düşmek ile ise öğretmenin problemi hiç çözülmez. Niyetiniz tabi problem çözmek ise….
Görev yapan sınıf öğretmenlerine, branşı sınıf öğretmeni olan yöneticilere, sınıf öğretmenliğine atanmayı bekleyen aday öğretmenlere, henüz mezun olmamış sınıf öğretmeni adaylarına ve aklından sınıf öğretmenliğini geçiren lise mezunlarına her gün kötü haber veriliyor. Kısacası, sınıf öğretmeni branşı, sınıf öğretmeni branşı olalı böylesine zulüm görmedi.
Mustafa Dönmez