9-11 Ocak tarihleri arasında başvuru dilekçeleri verebileceklerini, açıkladı.
Benzeri açıklamayı daha önce Bakan Ömer Dinçer sözlü olarak duyurmuştu, İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü de, Sayın Bakanın talimatını yazılı hale getirmiş oldu. Bu açıklamayı beğenenler olduğunu, neredeyse Ömer Dinçer’e teşekkür etmek gerektiği şeklinde bazı yorumlara da rastlıyoruz.
Bazı öğretmenlerin alan değiştiren, ancak pişman olan bu arkadaşlarımızın, eski alanlarına dönme isteğine kızdığını da biliyoruz. Ancak, aile bütünlüğü isteğinin en tabi ve insani bir ihtiyaç olduğunu göz önüne almadan yapılan bu değerlendirmelere Türk Eğitim Sen olarak katılmıyoruz. Bir öğretmenin en başarılı olacağı alanda çalışmasını sağlamak ve bu yönde düzenlemeler yapmak, Milli Eğitim Bakanlığının, öncelikle düşünmesi gereken bir durumdur. Gerçekten isteyenin alanını, istediği alan olacak şekilde değiştirmek başka bir durumdur, aile bütünlüğünü sağlamak amacıyla zorla, dayatarak alan değiştirmek başka bir durumdur. Kaldı ki, daha önce uygulanan il emri uygulamasını kaldıran da aynı Milli Eğitim Bakanıdır. Özür grubu tayinlerini rafa kaldıran, iyice zora sokan da aynı Milli Eğitim Bakanlığıdır.
Eski görev yaptığı illere dönmek şartıyla, eski alanlarına dönme hakkı verilmesini bir hak olarak değil, öğretmenlere bir ders vermek olarak görüyoruz. Böyle bir yazı gönderilmesi tam anlamıyla zulümdür. Öğretmenleri, ya ailen, ya eski alanın tercihine zorlamak tam anlamıyla terbiyesizlik, vicdansızlık, öğretmen düşmanlığıdır.
Öğretmenlerin eski görev yerlerine dönmeleri Milli Eğitim Bakanlığının neresini artıracaktır. Eski görev yerlerinde bıraktıkları görevleri boş mu kalmıştır? Hayır. O halde bu inadın, zulmün sebebi nedir? Sayın Bakan neyin hesabını, kimin davasını güdüyorsun, inadına öğretmen düşmanlığı mı demek istiyorsun? Bu yaptığının başka hiçbir anlamı yok. Bu öğretmenler ailelerinden ayrıldığında, daha mutlu mu olacaksın?
Türk Eğitim Sen olarak, öğretmenlere bir garanti vermiyoruz ama bu şartlarda eski alanlarınıza dönmeyin diyoruz. Bakanlığın velilerin de bu doğrultuda isteği bulunmaktadır, sözü ne demektir, bu yaptığınızın yanlış olduğunu velilerin başvurusundan sonra mı kavrayabildiniz? Yuh olsun böyle bir anlayışa, yazıklar olsun böyle çağ dışı bir kafaya.
Bu şartları kabul ederek eski alanına dönmek isteyen öğretmenler, şartları kabul etmeyin, bakalım Ömer Dinçer üzerindeki bu baskılara daha ne kadar dayanacak, bu ayıpla bakanlık yapmaya ne kadar tahammül edecek? Yeni alanlarınızda, yeni görev yerinizde, ailenizle kalmaya devam edin. Yeni alanınızla ilgili bir başarısızlık varsa bunun vebali de, günahı da, size değil, Bakan Ömer Dinçer’e ait olacaktır. Başaramadığınız veya kendinizi başarısız hissettiğiniz her günün bedelini ödeyecek olan sizler değil, bu alanda sizi ısrarla tutan Ömer Dinçer’dir. Ömer Dinçer, ya sizi yeni görev yerinizde eski alanınıza döndürecek, ya da yaşanan başarısızlığın hesabını, hem bizlere, hem de öğrenci velilerine hem de kendi vicdanına, her geçen gün vermeye devam edecektir. SON GÜLEN İYİ GÜLER.TÜRK EĞİTİM SEN GENEL MERKEZİ