MEB Yer DeğiştirtMEME Kılavuzu

MEB tarafından 18 Temmuz akşamı sürpriz bir saatte yayınlanan "2012 İl İçi Yer Değiştirme Kılavuzu", yer değiştirme amaçlı değil YER DEĞİŞTİRTMEME amaçlı hazırlanmıştır.

Çalışanlarının mutluluğunu ve güvenini kazanmayı bir ayıp olarak gördüğüne inanmaya başladığımız bakanlık;  İl içi, il dışı ve eş durumundan dolayı tayin isteyecek öğretmenlerinin akıllarındaki soru işaretlerini tek bir kılavuzla sona erdirilebilecekken, sırf psikolojik işkence olsun diye belirsizlik sürecini tekrar uzatmıştır. Buradan da anlaşılmaktadır ki, MEB itibar kazandırma (!) çalışmalarını taksitlere bölmektedir.
 
Her şeyden önce bu kadar kötü bir kılavuzun hazırlanması için bu kadar beklenilmesine gerek yoktu. Sokaktan geçen sıradan bir vatandaşın kolundan tutulup kılavuz hazırlaması istenebilirdi. Eminiz ki, çok daha iyi bir kılavuz hazırlanırdı.
 
Ramazan ayı gibi kutsal bir ayda oruçlu oruçlu insanlar ev taşımaya mecbur bırakılmışlardır (Tabi tayin çıkarsa). Böyle mübarek bir ayda insanları bu denli zor durum içerisinde bırakmak doğru mudur acaba?

 
Kılavuz dolayısıyla MEB’e teşekkür etmemiz beklenmemelidir. Kpss puanıyla kadroya geçen Öğretmenlerimiz bu kılavuzla adeta cezalandırılmıştırlar. Anadolu Eğitim Sendikası olarak merak ediyoruz: “Kpss puanıyla kadroya geçenler tayin hakkından yararlanamaz” derken, vicdanınız hiç sızlamadı mı?”
 
Bu zorlu süreçte kendisine tanınan 5 tercih hakkını ince eleyip sık dokumak zorunda bırakılan Öğretmenler, bu yetmiyormuş gibi bir de “Okul avına” çıkmak zorunda bırakılmıştırlar. Hangi okulda kaç norm açığı bulunduğuna dair hiçbir fikri bulunmayan eğitim camiası “6.His” içgüdüsü ile mi tercih yapacak?
 
Ayrıca, 25 Temmuz tarihinde sonlanacak tercih işlemi sonrasında öğretmenleri 7 günlük bir “sonuç görme nöbeti”  bekliyor. Günümüz teknolojisinin geldiği noktada MEB’in yer değiştirme sonuçlarını 7 gün sonra açıklayacak olması acaba çağa ne kadar uygundur ve ne amaçla yapılmaktadır?
 
Sendikamızın İl İçi yer değiştirme kılavuzunda tespit ettiği sorunlar ise şöyledir:
 
 
İL İÇİ YER DEĞİŞTİRME KILAVUZUNDAKİ SORUNLAR
- Kılavuzun BAŞVURULAR başlıklı 1.MADDESİ (Zorunlu çalışma yükümlülüğü bulunmayan, bu yükümlülüğünü tamamlayan ya da muaf tutulan öğretmenler ile sağlık ve eş durumu özrü nedeniyle zorunlu çalışma yükümlülüğü ertelenmiş olanlar, bulundukları eğitim kurumunda en az 3 (üç) yıl süreyle çalışmaları şartıyla il içinde yer değiştirme isteğinde bulunabilirler.) ile aynı başlığın 5.MADDESİ (Üç yıllık sürenin hesabında, öğretmenlerin kadrolarının bulunduğu eğitim kurumunda fiilen öğretmen olarak geçirdikleri süreler ile diğer eğitim kurumlarında ders okutmak ya da eğitim kurumu yöneticisi olarak görevlendirildikleri süreler dikkate alınacaktır.) çelişmektedir. Öğretmenlerin aynı kurumda 3 yıl fiilen çalışma şartı belirsizdir ve mağduriyet doğuracağı kişiler tarafından dava konusu edilebilir.
 
Ayrıca, 1.MADDE, Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 26.MADDE’sinin aynısı olduğundan, kılavuzdaki 5.MADDE ile yönetmelik de çiğnenmiş olmaktadır.
 
- Kılavuzda “Bulunduğu eğitim kurumunda çalışılması gereken en az 3 (üç) yıllık sürenin hesabında 15 Eylül, hizmet puanlarının hesabında da yer değiştirme başvurularının son günü esas alınır.” hükmüne yer verilerek, sendikalar ve öğretmenlere verilen sözün arkasında durulmamıştır. Özellikle 2009’da atananların 14 Eylül’den itibaren göreve başladıkları ve göreve başlama süresinin 15 gün olduğu düşünülürse, binlerce öğretmenin tayin hakkının gasp edildiği görülecektir. Yer değiştirmeye esas sürenin hesaplanmasında 30 Eylül tarihinin belirlenmiş olması vicdani bir gerekliliktir. 15 Eylül’de ısrar etmek ise MEB’in keyfî ve yararsız cezalandırmalarından biri olmuştur.
 
- BAŞVURULAR başlığındaki 5.MADDE: “06.05.2010 tarihinden önce sözleşmeli öğretmen olarak görevli iken KPSS puanı ile kadrolu öğretmenliğe atananlar hariç olmak üzere, sözleşmeli öğretmenlikten 632 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında kadrolu öğretmenliğe geçenler ile 06.05.2010 tarihinde yayımlanan Millî Eğitim Bakanlığı Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği ile yürürlükten kaldırılan Yönetmelik hükümlerine göre zorunlu çalışma yükümlülüklerini yerine getirmek üzere birinci hizmet bölgesine dâhil illerin (D) ve (E) ilçelerindeki eğitim kurumlarına atananlar ile 06.05.2010 tarihi itibarıyla kadrolu olarak görev yapmakta olan öğretmenler, bulundukları eğitim kurumunda çalışmaları gereken sürelerini tamamlayıp tamamlamadıklarına bakılmaksızın il içinde yer değiştirme başvurusunda bulunabileceklerdir.”
MEB, bu madde ile, sınav başarısıyla kadroya geçen öğretmenlere bir darbe daha vurmuştur. KPSS yoluyla kadroya geçen öğretmenler, hükümet eliyle kadroya geçirilen öğretmenler karşısında eşitsiz bir duruma getirilmiş ve ayrımcılık derinleştirilmiştir. Bu haksız uygulama, MEB’in “Bizim istediğimiz olur” şeklindeki külhanbeyi anlayışının bir sonucudur.
 
- Kılavuzun GENEL AÇIKLAMALAR başlıklı 7.MADDEsinde “İl içi isteğe bağlı yer değiştirmesi yapılan öğretmenler, iller arasında yer değiştirmeye başvuruda bulunamaz. İl içinde ataması yapılamayanlar ise iller arası yer değiştirme başvurusunda bulunabileceklerdir.” denmektedir.
 
Bu kısıtlama haksız ve gereksizdir. Öğretmenin kurumundan ayrılmak istemesi ve bunu özellikle de il dışı tayinle yapmak istemesi durumunda işi şansa kalabilecektir. İşini şansa bırakmak istemeyen bir öğretmenin öncelikle il içi yer değiştirmeye başvuru yapması ve bu yer değiştirmenin gerçekleşmesi anormal değildir.
 
Durumu farazî bir örnekle açıklayalım: (İl içi tayin olanlara il dışı tayin hakkı verildiğin varsayarak) “Konya’daki Ayşe öğretmen A okulundan B okuluna il içi tayinle atandı. Daha sonra il dışı tayinle İzmir’deki C okuluna tayin oldu. Ayşe öğretmen il dışı tayin olmasaydı B okulunun öğretmeni olacaktı ve il dışı atamalar sonrasında B okulu, öğretmensiz kalmayacaktı. Bu açıdan baktığınızda kılavuzdaki hükmün yerinde olduğu düşünülebilir. Ama zaten B okuluna gelemeyen bir başka öğretmen, bir başka X okulunun öğretmeni olmaya devam edecektir. Yani B okulunun öğretmensiz kalması bir yerlerdeki X okulunun öğretmenini kaybetmemesi anlamı taşımaktadır. Ayşe öğretmenin A okulundan B okuluna, oradan da C okuluna gitmesi gereksiz bir keyfiyet değildir.”
 
- Belirtilen takvim, il içi sıraların 1 kez çalıştırılmasını mümkün kılmaktadır. Bu durum MEB’in daha önceki hatalarının bir sonucudur ve MEB hataların faturasını öğretmenlere kesmiştir. Yönetmelikte belirlenen sürelerde tayinleri yapamayan MEB, il dışı tayinleri de daha fazla zora sokmamak için bu yönteme başvurmuştur. Yine bu durumun bir sonucu olarak da yukarıda bahsettiğimiz Kılavuzun GENEL AÇIKLAMALAR başlıklı 7.MADDEsini icat etmiştir.
 
- Kılavuz’da “İl içi yer değişikliği talebinde bulunan öğretmenler, başvurularında alanlarında öğretmen ihtiyacı bulunup bulunmadığına bakılmaksızın en fazla 5 (beş) eğitim kurumunu tercih edebileceklerdir.” hükmünün bulunması da MEB’in uygulamalarında bir geriye gidişin ifadesidir. Daha önceki il içi tayinlerde 25 tercih hakkını 2011’de 10 tercih hakkına indiren MEB, kısıtlamalarına gereksiz bir yeniliği daha eklemiştir.
 
Anadolu Eğitim Sendikası olarak, öğretmenlerimizin mağduriyetinin giderilmesini ve kılavuzun henüz tercihler sona ermemişken düzeltilmesini talep ediyoruz. Üyelerimize sunduğumuz hukuksal destek her koşulda sürecektir.
 
Veysel ÇELİKER
Anadolu Eğitim Sendikası Basın Sözcüsü

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Öğretmen Haberleri 2024 Haberleri