Şimşek: Bizim vatandaşımız arzulanan düzeyde kenara para koymuyor

Şimşek: Bizim vatandaşımız arzulanan düzeyde kenara para koymuyor

Şimşek: Bizim vatandaşımız arzulanan düzeyde kenara para koymuyor

imşek, “Türkiye hakikaten kürsel kriz, Avrupa borç krizi, Ortadoğu’daki gerilim, terör, FETÖ’nün Türkiye’de iktidarı ele geçirme mücadelesi, darbe girişimine kadar gelen süreç, Rusya ile olan sıkıntılar, bütün bu şokları Türkiye büyük bir direnç göstererek atlattı. Yani 2008’den bu yana bunların hepsini yaşadık, parti kapatma davası dahil olmak üzere. Türkiye yaklaşık olarak 2008-2016’da yüzde 3.5 büyümüş. Bu bile Çin ve Hindistan hariç gelişmekte olan ülkelerden daha iyi bir performans. Şimdi bu zorlukları geride bıraktığımız bir dönem düşünün ve tekrar güçlü bir reform uygulamasına geçtiğimiz bu dönemi düşünün gelecekle ilgili kötümser olmanız için sebep yok. Evet sıkıntılar var ama bu sıkıntıların biz farkındayız. Bu sıkıntıları çözmek için yoğun bir çaba içersindeyiz şu an. Gönül ister ki, Türkiye bu felaketlerden nasibini almasaydı veya yaşamasaydı. Ama yaşandı, gelinen noktada Türkiye ekonomisi büyük bir direnç gösteriyor. Kamu maliyesi hala destekleyici ve güçlü nitelikte. Diğer sıkıntıları da aşabiliriz. Aslında Türkiye önceliklerini iyi belirledi ama daha çok mesafe kaydetmemiz lazım” şeklinde konuştu.

“BİZİM VATANDAŞIMIZ ARZULANAN DÜZEYDE KENARA PARA KOYMUYOR”

Mehmet Şimşek, “Tasarruf meselesi aslında Türkiye’nin en büyük sıkıntılarının başında geliyor. Türkiye’nin bu sene tasarruf oranı yüzde 13.5 olacak gibi görünüyor. Dünyada ortalama tasarruf oranı yüzde 25, gelişmekte olan bizim gibi ülkeler yani orta üst gelir grubuna dahil ülkeler yüzde 32.5. Bizim yatırıma ihtiyacımız var. Bu yatırımları da iç tasarruflarla finanse etmemiz lazım. Fakat gelin görün ki, bizim vatandaşımız arzulanan düzeyde kenara para koymuyor. Diyebilirsiniz ki, ‘zaten ülkenin gelir düzeyi düşün, neyi tasarruf edecekler’. Öyle değil, Türkiye’nin kişi başına milli geliri Çin’in 1.5 katı neredeyse. Biraz abarttım ama. Asgari ücreti çok çok üstünde. Fakat Çin’de tasarruf oranı yüzde 48. Bu tasarruflar yatırıma, üretime, ihracata dönüşüyor. Türkiye’nin bu anlamda mutlaka tasarrufları artırması lazım. Biz aslında çok güçlü destekler veriyoruz, bireysel emeklilik kapsamında. Bu otomatik katılım meselesi de bunun bir ürünü. Ama yetmez. İş gücü piyasası reformu ile tasarruflar arasında yakında ilişki var. İşgücü piyasası esnek olsa daha çok kişi istihdam edilse ne olur biliyor musunuz Bağımlı nüfus azalır. Yani bir ailede birden çok kişi gelir elde edeceği için tasarruf imkanı artıyor.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum